Elon Musk biyografisi, Twitter’daki çalkantılı devralma hakkında neler ortaya çıkardı?

Elon Musk’un Ukrayna’nın savaş çabalarındaki rolüne ilişkin endişe verici sorulardan, karmaşık kişisel yaşamına ilişkin yeni ayrıntılara kadar, Walter Isaacson’ın kısa süre önce yayınlanan Elon Musk biyografisinde bomba etkisi yaratacak bir eksiklik olmadı.

Kitap onun Güney Afrika’daki çocukluğunun yanı sıra ilk girişiminden Tesla, SpaceX ve Neuralink’e kadar olan iş ilişkilerini de kapsıyor. Belki de şaşırtıcı olmayan bir şekilde kitabın dörtte birinden fazlası Twitter’a ayrılmış.

Isaacson, Musk’la iki yıl geçirdi ve böylece geçen baharda büyük bir hissedar olma hamlesiyle başlayarak Twitter’ı devralma sürecinde ön sıralarda yer aldı. Geçen bir buçuk yılda Twitter’da (şimdi X) ortaya çıkan dramın çoğu iyi bir şekilde belgelenmiş olsa da, Isaacson’ın hesabı her şeyin nasıl gittiğine dair etkileyici ve bazen tuhaf yeni ayrıntılar ekliyor.

Musk, Twitter’ı satın alma kararından neredeyse anında pişman oldu

Isaacson, Musk’ın Twitter’ı satın almak için ilk teklifini dürtüsel olarak tanımlıyor; sık sık yaşadığı “manik” ruh hallerinden birinin sonucu. Ve Musk’ın, anlaşmanın yürürlüğe girmesinden hemen sonra plandan pişman olduğunu yazıyor – hem fazla para ödediğini düşündüğü için, hem de Twitter’ın eski liderliğinden pek etkilenmediği için. Musk daha sonra birçok kez şirketi başka seçeneği olmadığı için satın aldığını itiraf etti.

Anlaşmanın nihayet sonuçlanmasından iki hafta sonra “Bunu neden yaptığımı bilmiyorum” diyor. “Yargıç temelde Twitter’ı satın almam gerektiğini söyledi ama şimdi ben de öyleyim, tamam, bok gibiyim.”

Twitter Blue aboneliklerini artırmanın ana motivasyonu

Musk’un bankacılık ve ödeme özelliklerini X’e getirmek istediğini zaten biliyoruz, ancak kitap bu tutkuların Twitter Blue (artık X Premium olarak adlandırılıyor) abonelikleriyle büyük ölçüde iç içe olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Isaacson, Musk’ın Twitter Blue’ya bu kadar odaklandığını çünkü bunu “bir kullanıcının kredi kartı bilgilerini sisteme sokmanın ve Twitter’ın bir gün daha geniş bir finansal hizmetler ve ödeme platformu haline gelmesini sağlamanın” bir yolu olarak gördüğünü yazıyor.

Ancak Twitter abonelerinin çoğunun iPhone uygulaması aracılığıyla kaydolması ve Apple’ın kredi kartı ve diğer finansal ayrıntılar gibi kullanıcı verilerini uygulama yapımcılarıyla paylaşmaması nedeniyle plan Apple tarafından bir şekilde raydan çıktı. İnanılmaz bir şekilde, bunu öğrendikten sonra Musk, Twitter’ın eski güven ve güvenlik başkanı Yoel Roth’a “sadece Apple’ı arayıp ihtiyacınız olan verileri size vermelerini söylemesi” talimatını verdi. Böyle bir talebin Apple’ın hoşuna gitmeyeceğini anlayan Roth, aramayı reddetti.

Musk daha sonra Twitter’ın iOS uygulamasıyla ilgili ayrı bir anlaşmazlığın ortasında Tim Cook ile görüşecekti ancak Isaacson’a göre Musk, kullanıcı verileri sorununu gündeme getirmemeyi tercih etti. Ancak bu, X’i bir “her şey uygulaması” haline getirme vizyonu açısından finansal verilerin ne kadar önemli olduğunun altını çiziyor.

Musk, 2022’de ADL’yi ve diğer aktivistleri yasaklamaya çalıştı

Musk sıklıkla kendisini ifade özgürlüğünün asil bir savunucusu olarak tasvir ediyor, ancak sempatik bir biyografi yazarı bile Musk’un Twitter’ı aldıktan sonra çıkarlarını ifade özgürlüğünün önüne koyduğu tüm yolları hemen vurguluyor.

Isaacson, Musk’un #BanTheADL hashtag’ini öne çıkarmasından aylar önce, reklamverenleri platformu boykot etmeye çağırdığı için grubu ve diğer aktivistleri yasaklamak istediğini yazıyor. Musk görünüşe göre Twitter’ın eski güven ve emniyet başkanı Yoel Roth’a gitti ve ondan “kullanıcıların reklamverenleri Twitter’ı boykot etmeye çağırmasının durdurulmasını” talep etti.

Musk daha sonra benzeri görülmemiş bir yasağı haklı çıkarmak için doğaçlama yeni bir politika uygulamaya çalıştı. “Şu anda Twitter politikasını değiştiriyorum… şantaj şu an itibariyle yasak. Yasakla. Bunları yasaklayın,” dedi Musk. Roth bundan vazgeçti ve Musk görünüşe göre bu konuyu bıraktı.

Musk, Donald Trump’ın hesabının geri getirilip getirilmeyeceği konusunda kararsız kaldı

Isaacson’a göre Musk, Trump’ın yeniden seçilmesine yardımcı olmak için Twitter’ı satın aldığı konusunda oğullarına şaka yapıyor olsa da Trump’ın hayranı değil.

Musk elbette fikrini değiştirecek ve Twitter anketinin konuyu karara bağlamanın daha iyi bir yol olduğuna karar verecekti. Isaacson, o gün “alıngan bir ruh hali” içinde olduğunu söylemek dışında bu geri dönüşün nedeni hakkında spekülasyon yapmıyor.

“Sert Twitter” taahhüdü nasıl ortaya çıktı?

Musk, Twitter’ın kaotik bir şekilde ele geçirilmesini takip eden birkaç hafta içinde binlerce Twitter çalışanını işten çıkardı. Isaacson, Musk’un kimin işten çıkarılması gerektiğini belirlemesine yardımcı olmak için ilk iki kuzeni ve onların yakın arkadaşlarına (hepsi de Musk’ın diğer şirketlerinde çalışıyordu) başvurduğunu yazarak bu kararların nasıl alındığına yeni bir ışık tutuyor.

Bu sıralarda, Twitter’dan çıkan en kötü şöhretli hikayelerden biri, geri kalan çalışanlara gönderilen ve onlara şirketin yeni “hardcore” versiyonuna bağlanmaları için iki gün veren çevrimiçi bir formdu. Isaacson’a göre form, Twitter çalışanlarının halka açık Slack mesajlarını inceledikten sonra “Musk’a çalışanlara vazgeçme şansı vermesini öneren” Musk’ın kuzenlerinden birinden ilham aldı. Musk daha sonra formu devre dışı bırakmak yerine dahil etmeyi tercih etmeye karar verdi. “Sert olduklarını beyan eden insanları istiyoruz.”

Twitter’ın sunucularına gerçekte ne oldu?

Geçen Aralık ayında Musk, paradan tasarruf etmek için binlerce Twitter sunucusunu Sacremento’daki bir veri merkezinden Oregon’daki bir tesise taşımaya karar verdi. Ancak Twitter mühendisleri bu hareketin en az altı ay süreceğini söylediğinde Musk sinirlendi ve kendisini “kafa patlaması emojisi” gibi hissettiğini söyledi.

Ardından, Noel’den iki gün önce Musk, Sacramento tesisine hazırlıksız bir ziyarette bulundu ve sunucuları taşımanın “çok zor görünmediğini” açıkladı. Ertesi gün, yani Noel arifesinde, Musk harekete başlamak için kuzenlerine ve diğerlerine başvurdu. Grup, “tamamen kritik veriler” içeren 2.500 kiloluk sunucu raflarını Oregon’a giden bir taşıma kamyonuna yüklemeye başladı. Twitter’ın kuralları, böyle bir hareketten önce kullanıcı verilerinin bulunduğu sunucuların silinmesini gerektiriyordu ancak Musk, bunların güvenliğini sağlamak için Apple AirTag’leri ve mağazadan satın alınan asma kilitleri kullanmayı tercih etti.

Sonuçta tüm sunucuların yeri, şirketin mühendislerinin başlangıçta tahmin ettiği birkaç ay yerine, birkaç hafta içinde taşındı. Ancak bu hareket aynı zamanda Twitter sistemlerinde aylarca süren istikrarsızlığa da neden oldu. Bu, başkanlık adaylığını neredeyse açıklayamayan Florida Valisi Ron DeSantis’le yapılan feci canlı yayın da dahil olmak üzere bir dizi sorunla sonuçlandı.

Aceleci hareket aynı zamanda X’i bir dizi gizlilik ve veriyle ilgili konularda araştıran FTC’nin de incelemesini çekti. Yakın zamanda ortaya çıkan mahkeme belgeleri, şirketin kendi güvenlik politikalarına uymamasının bir örneği olarak olaya doğrudan değiniyor.

Musk’un Polytopia adlı mobil strateji oyununa olan tutkusu

Kitap Musk’un kişisel ilişkilerine dair ayrıntılarla dolu. Ancak daha tuhaf ayrıntılardan biri de onun mobil strateji oyununa olan uzun süredir devam eden takıntısı. Politopya Savaşı sırdaşlarının birçoğunun onu anlamanın anahtarı olduğunu söylüyor. Görünüşe göre Musk oyuna o kadar bağımlı ki anlatının bir noktasında Tesla yöneticileriyle yaptığı toplantıyı atlayarak oynamaya devam edebiliyor.

Musk o kadar takıntılı ki, aralarında Grimes, kardeşi Kimbal ve ikiz çocukları olan Neuralink yöneticisi Shivon Zilis’in de bulunduğu yakın çevresinin çoğunu oyun oynamaya ikna etti. Hepsi sonunda oyunu sildi ve kardeşi Kimbal bunun evliliğini “yıktığını” söyledi. Musk ise uygulamayı telefonundan sildi ancak birkaç ay sonra oynamaya devam etmeyi tercih etti.