“Mesaiye geç gelmeyi alışkanlık haline getiren” ve “internetten gazete okuyan” bir personel, “işi savsakladığı” savıyla işinden atıldı.
İş Mahkemesi’ne başvuran emekçi, internetten gazete okumadığını savunarak, sık aralıklarla mesaiye geç gelme, müsaadesiz mesai sonrası iş yerine girme aksiyonlarına dair argümanları da reddetti.
Mahkeme, feshin geçerli olduğuna hükmederek davanın reddine karar verdi. Bunun üzerine işten atılan emekçi, kararı istinaf mahkemesine taşıdı.
Bölge Adliye Mahkemesi, işten çıkarmaya gösterilen sebeplerin somut olarak ispatlanamadığı ve bu nedenle de geçerli yahut haklı fesih olamayacağına karar vererek çalışanı işe iade etti.
Kararı davalı patron temyiz edince devreye Yargıtay girdi. Yüksek mahkeme, çalışanın tazminatsız kovulmasının önünü açtı.
Kararda şu tabirlere yer verildi:
“Fesih bildiriminde ismi geçen mesaide iken gazete okuma, sık aralıklarla mesaiye geç gelme, müsaadesiz mesai sonrası iş yerine girme hareketlerine dair tutanaklar tutulduğu üzere tutanak içerikleri şahitlerce da doğrulanmıştır. Bu davranışın iş yeri kurallarına uymadığı sabit olmakla birlikte aksiyonun haklı fesih sebebi yükünde olmadığı fakat patronun bu davranışı yapan personel ile iş bağını sürdürmesi beklenemeyeceğinden işverence yapılan feshin geçerli sebebe dayandığı kabul edilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı münasebet ile kabulüne karar verilmesi yanlışlı olup bozmayı gerektirmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına oy birliği ile karar verilmiştir.” (İHA)