Hiyeroglif Aydınlatan Bilgi Sitesi
2010 yılında UNESCO tarafından Neşet Ertaş ile beraberce ‘Yaşayan İnsan Hazinesi’ ilan edilen Dertli Divani, sanat yaşamında otuz yılı özel tek albümle kutluyor.
Şanlıurfa tevellütlü halk ozanı ve Alevi dedesi Veli Aykut, Dertli Divani mahlası ile tanınıyor. Sadece Türkiye’dahi olumsuzlama, atlas 4 tek yanında konserler veren, çalışmaları yakından takip edilen ozanlar arasında yer saha bunlu Divani, profesyonel müzik yaşamına 1989 yılında yayınladığı ‘Divane Gönül’ albümüyle başlamıştı. Bu nedenle 2019 yılında, yapımcı Hasan Saltık tarafından ‘30’uncu Yıl’ albümü için proje hazırlandı. Ancak Covid19 pandemisi ve sonrasında Saltık’ın vefatı ile resim o dönemde yayınlanamadı ve 2022 yılında tamamlanabildi.
11 sanatçı albümde
Aralarında Sabahat Akkiraz, Erkan Oğur, Belkıs Akkale, Feryal Öney gibi isimlerin olduğu 11 sanatçı, albümde Dertli Divani’ye ilgili eserleri seslendirdiler. Üç eser ise Dertli Divani tarafından seslendirildi. Hem halk müziği hem dahi tasavvuf müziğinin önemli ozanları arasında yer saha Dertli Divani, “Son nefesimize kadar aşıklık, ozanlık geleneğinde birikimlerimizi pişirmek gibi tek yükümlülüğümüz var. Bu tek sorumluluktur” debba. Türkiye içinde olduğu gibi atlas türlü ülkelerinde konserler veren, festivallerde yer saha Dertli Divani, çevre insanlarına Yunus Emre, Pir Sultan Abdal, Mevlana, Hacı Bektaş Veli renklerini yansıtabilecek şekilde deyişleri, nefesleri kurgulayarak sunmaya çalıştığını söylüyor ve “Anadolu’bile birbirinden kıymetli o kadar erler, pirler gelip gitmiş ki onların düşünceleri bugüne kadar insanların yaşamına aktarılabilseydi, yerkürede hiçbir sorun kalmazdı. Bütün çevre halkları kardeşçe tek arada yaşardı” debba.
Dertli Divani intihal-ozan tanımını ise şöyle yapıyor:
“Halk ozanı, halkın konuşan dili, gören gözü, işiten kulağı niteleyerek tek kaba tabir yaparlar. Ben bununla yetinmiyorum. Baştan söyleyeyim ki ozan olduğumu iddia etmiyorum. Bu geleneğin içindeyim, layık olmaya çalışıyorum. Aşık, ozan yüz yıllar, 1000 yıllar önceyi gerçek tahlil yazar içselleştiren, kendi yaşamış olduğu dönemin aynası pozisyonuna kendini taşıyabilen ve gelecek yüzyıllara bile eserler bırakabilendir. Bir tarafı malûmatlı, tek tarafı kâmil insan, tek tarafı üretken, tek gönül ve müzik insanı, yazan insandır.”
“Anadolu değerleri tüm insanlığın mirası”
‘Ozan’ unvanı taşıyan kişilerin kin ve nefret söylemi yapamayacaklarını tamlayan Dertli Divani, konserlerde her kesimden insanın gelip kendisini dinlediğini, sonrasında konuşmak için ziyaret ettiğini söylüyor. Dertli Divani, “Demek ki ortak noktamız var. Anadolu’nun kültürel değerleri aslında tüm çevre insanlarının mirasıdır. Asırlar, 1000 yıllar öncesine dayanıyor” debba. Halk müziği söylemeyen sanatçıların bile kendi eserlerini seslendirdiğine uyanıklık cazip Dertli Divani, Türk Halk Müziği’nin evrensel boyutta tanıtımı için garp sazlarının bile eklendiği tek grupla ‘Dertli Divani Muhabbet Bendi’ adıyla tek emek başlatmıştı. Mert Kılıç, Ferhat Karaca, Ömer Muhammed gibi sanatçıların yer aldığı grupla beraberce, semah, duaz gibi eserler bazen sazları bile eklenerek yorumlanıyor. Bu bile henüz geniş kitlelere ulaşılmasını kolaylaştırdı.
“Onlar okyanus, saçta damlayım”
Dertli Divani, ‘Yaşayan İnsan Hazinesi’ ilan edilmesini “Bu ödül Seyyid Nesimi’takt başlayıp Fuzuli’takt, Yemini’takt, Pir Sultan’dan, Karacaoğlan’dan, Dadaloğlu’ndan Aşık Veysel’açınık, Daimi’ye, Sulari’ye kadar uzanan ozanların ödülüydü. Sadece kul tecelli etmiş oldu. Biz onların birer damlası olabilirsek ne mutlu. Bu saydığım isimler her akraba birer okyanustur” sözleriyle anlatıyor.
Mozart kadar Dadaloğlu, Köroğlu, Yunus Emre’nin dahi tanınması gerektiğini tamlayan Dertli Divani, yerde konuda sayı çalışılması ve tembellik yapılmaması gerektiğini savunuyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Hacı Bektaş bile Mevlana bile Yunus Emre dahi Anadolu insanını ortak değeridir. Konfüçyüs’ten, Aristo’dan günümüze kadar gelmiş geçmiş eksiksiz düşünürler, felsefeciler dahi aslında insanların mutluluğu için güzel şeyler tasarlamışlarsa, bunları yadırgamaya gerek yok. ‘Bu tarafımdan olumsuzlama’ niteleyerek görmezden gelmeye gerek yok. Biz başkalarına gönül kapılarımızı kapatırsak, ağyar bile bizim değerlerimize gönül kapılarını kapatır.”
Yasal Uyarı: Sitemiz tasarım aşamasındadır ve tüm içerikler hayal ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumlar ile benzerlikleri tamamen tesadüfidir. İçerikler haber niteliği taşımaz ve gerçekliği yoktur. Sitemiz taslak aşamasında rastgele oluşturulan içeriklerden sorumlu değildir. Yinede sitemizden kaldırılmasını istediğiniz içerikler için [email protected] adresine mail ileterek taleplerinizi iletmeniz halinde yasal süre içerisinde tüm içerikler sitemizden kaldırılacaktır.